(TEL AVİV) İsrail’de sokaklara dökülen on binlerce protestocu Başbakan Binyamin Netanyahu’nun uygulamayı planladığı yargı reformunu 33. haftada da protesto etti.
(TEL AVİV) - İsrail’de yargı reformuna karşı protestolar 33. haftasında TEL AVİV (İHA) - İsrail’de sokaklara dökülen on binlerce protestocu Başbakan Binyamin Netanyahu’nun uygulamayı planladığı yargı reformunu 33. haftada da protesto etti. İsrail’de tartışmalı yargı reformuna karşı protestolar 33. haftasında da devam ediyor. Başkent Tel Aviv olmak üzere İsrail’in birçok kentinde on binlerce kişi Başbakan Binyamin Netanyahu’nun yargı reformuna karşı çıkmak üzere sokaklara döküldü. Tel Aviv’de bulunan Kaplan Caddesi'ndeki protestolar, İsrail'in Eurovision Şarkı Yarışması birincisi Netta Barzilai'nin İsrail'in milli marşı “Hatikva”yı seslendirmesiyle başladı. İsrail bayrakları taşıyarak yürüyüş yapan protestocular, pankartlar, davullar, düdükler ve kornalarla Başbakan Netanyahu’ya tepki gösterdi. Sloganlar atan İsrailliler hükümetin yargı reformu talebini eleştirdi. Tartışmalı yargı reformu İsrail’de Yüksek Mahkeme’nin yetkilerini sınırlandıran tartışmalı yargı reformunun ilk kısmını oluşturan yasa tasarı 24 Temmuz’da 3’üncü kez mecliste yapılan oylamada 64 “evet” oyuyla kabul edilmişti. Ülkede protestolara yol açan tasarının kabul edilmesiyle Yüksek Mahkeme’nin tutarsız bulduğu hükümet kararlarını engelleme yetkisi kaldırılmıştı. İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ile ABD'nin karşı çıktığı tartışmalı yargı reformu, Yüksek Mahkeme’nin yetkilerinin sınırlandırılmasını, meclisin mahkeme kararlarını geçersiz kılmasını ve yargının hakimlerin seçimi üzerindeki etkisinin azaltılmasını içeriyor. İsrail'in yazılı bir Anayasası bulunmazken, Yüksek Mahkeme en yüksek yargı merci olarak görev yapıyor. İsrail’de devletin işleyişine, yönetimi ile insan hak ve özgürlüklerine ilişkin "temel yasalar” bulunuyor. İsrail’de 4 Temmuz’da Anayasa Komisyonu yargının hükümet üzerindeki denetimini sınırlayacak yasa tasarısını onaylamıştı. Söz konusu yasa tasarısı ile Yüksek Mahkemenin hükümet ve meclisin kararlarını yasalar nezdinde tutarsız bulduğu takdirde bozma yetkisine sınır getiriyor.